“Hızlı, atak, zahmetsiz, kervan yolda düzülür, vs.” çoğunlukla çağımızda öne çıkarılan iş yapma üslupları.
Fakat…
Bazen hızlı yavaştır ve yavaş da hızlı.
Düzenleme sorunlarıyla malul iki müşteri web sitesini tamir ettikten sonra bazı dersler çıkardık, buyrun:
Çabuk, kolay ve zahmetsiz olanı istiyoruz.
Çağımızın sorunlarından biri de bu.
Neden?
Pazarlama jargonu, şablonlar ve hazır kalıplarla o şekilde düşünmek üzere manipüle ediliyoruz… Sebeplerden biri bu, fakat başka bir yazının konusu.
(*) Çabuk, kolay ve zahmetsiz olandaki açmaz şu:
Öncelikle, birşey inşa etmek hiçbir zaman kolay değil, bir rafine edilme, gelişme süreci gerekiyor.
Gelişme sürecinin aşamalarını ihmal edersek, sonunda başarısız oluyoruz.
Tamir ettiğimiz web sitelerinde, hatta internette gezinirken bu arızaya sıklıkla rastlıyorum.
Düzelttiğimiz son iki web sitesi de aynı şekilde, kestirmeden işleri halledivermek yüzünden, uzun vadede zararlı, maliyetli ve fırsatların ıskalanmasına neden olan ciddi sorunlarla malul idi.
Kaputun altında olan biten ve müşterinin haberinin olmadığı çok fazla şey söz konusu. Bunları ihmal edecek şekilde kolayına kaçmak başka sorunlara davetiye çıkarıyor.
Bugün internette her sorununuza çözüm bulabilirsiniz, hatta yapay zekanın yükselişiyle bu artık daha kolay.
Fakat bu çözüm tasarım akışınızda nereye oturuyor, büyük resimdeki yeri neresi?
Kestirme bir çözümü uygulamadan önce her zaman göz önüne alınması gereken bir iş akışı meselesi vardır.
Çabuk ve kolay olanın gizli tehlikelerine karşı bir ipucu vereyim:
Bir dahaki sefere internette kolay bir çözüme rastladığınızda hemen üzerine atlamayın. “[çözüm] sorunu” kelimelerini de arayın.
Gerçek tecrübelerin bakış açınızı nasıl değiştirebileceği sizi şaşırtabilir.
Sadece kendi hatalarınızdan değil, başkalarınınkinden de ders alın. Ve “kolay çözüm” sunulduğunda ekstra dikkatli olun.
Son olarak, birşey zahmetsiz gibi gözüküyorsa, öncesinde o konuda çok ter dökülmüş demektir.
—
(*) Gemini’a bu noktada konuyu sormuştum. Aşağıda soruyu ve yanıtı bulabilirsiniz. Tabi benim yukarıda bahsettiğim durum, daha çok, inşa ettiğimiz şeylerde kolaya kaçmanın sonra daha maliyetli şekilde başımızı ağrıtabileceğine dair bir bağlamda.
Ama başka ihtimalleri de gözden geçirmenin bir zararı yok. Aşağıdaki maddelere de aynen katılıyorum.
Soru: Çabuk, kolay ve zahmetsiz çözümlerdeki sorun nedir? Bu dokümana göre değil, varsa internetteki kaynaklara göre cevap ver.
Cevap: Çabuk, kolay ve zahmetsiz çözümler sıklıkla çeşitli sorunlar doğurur:
- Yüzeysellik ve uzun vadede sürdürülemezlik: İşin temeline inmeyen derinliksiz düzenlemeler sunabilir. Bu da sorunların nüks etmesine veya yeni ve öngörülemeyen başka problemlere yol açabilir.
- Kaliteden ödün vermek: Süreci aceleye getirerek en basit yolu tercih etmek, detaylı ve hassas bir çalışma için gereken çaba ve zamanı azaltacağından, kaliteyi düşürebilir.
- Öğrenme fırsatlarını ıskalamak: Karmaşık sorunlar genellikle değerli öğrenme imkanları sunar. Kolay çözümler, kişiler ve kurumların yeni beceriler geliştirme, anlayışını derinleştirme fırsatlarını ıskalamalarına sebep olabilir.
- Kırılganlık ve dayanıksızlık: Zahmetsiz çözümler zahmetsizce kırılıp dökülebilir de. Beklenmeyen değişiklikler, stres ve yeni taleplerle baş edebilecek kadar dayanıklı olmayabilirler.
- Bağımlılığa sebep olabilir: Hızlı çözümlere aşırı bel bağlamak, eleştirel düşünce ve sorun çözme becerilerinin gelişmesini engelleyerek, dahili kapasite gelişimi yerine, kolayına kaçmaya bağımlı kılabilir.
- Çabanın hafife alınması: Zahmetsiz çözüm beklentisine girmek, ciddi çaba ve mukavemet gerektiren uygulamadaki sorunlarla karşılaşıldığında sukut-ı hayal ve tükenmişliğe yol açabilir.
- Meseledeki incelik ve karmaşıklığı görmezden gelmek: Karmaşık sorunların nadiren basit çözümleri vardır. Çabuk çözümler çoğunlukla meseleleri basite irca eder ve dikkatli bir değerlendirme gerektiren iç içe geçmiş unsurlar ve kritik nüanslardan gaflet ettirir.